Kuraklık Tehdidi: Tarımda Su Yönetimi ve Yağmur Suyu Hasadı Önerileri

SAMSUN Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi’nden Prof. Dr. Yusuf Demir, “Son aylarda ciddi anlamda belli bölgelerde kuraklıklar yaşıyoruz. Bu konuda hem yerel yönetimlerde hem çiftçi birliklerine hem de çiftçilerimize çok büyük sorumluluk düşmektedir. Aslında yerel yönetimlerin yavaş yavaş yağmur sularını yer altı depolarında veya küçük göletlerde depolama noktasında tedbirler alması, bu konuda projeler üretmesi gerekmektedir” dedi.

Türkiye genelinde yağmur suyu hasadını yerel yönetimler, çiftçiler ve bireyler olarak kolay yöntemlerle dahi yapılması gerektiğini söyleyen OMÜ Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Demir, “Yağmur suyu hasadı noktasında çiftçilerimizin alabileceği basit tedbirler var. Örneğin tarlalarında hendekler oluşturarak, bu hendeklerin sırt kısımlarına malç kaplayıp, iç kısımlarına bitkiyi dikerek, malçların üzerine yağan yağmur ile toplanıp su hasadı yapmaları mümkündür. ya da bahçelerinin kenarında küçük havuzlar oluşturarak, suyu orada koruyup buharlaşmayı önleyecek ve ihtiyaç durumunda kullanabilecekler. Bizler de şehir merkezlerine yağmur suyu hasadı ile ilgili bütün yerleşim birimlerine, yerel yönetimlere yağmur suyu hasadı projeleri veriyoruz” diye konuştu.

‘KIŞ AYLARINDA OLMAMIZA RAĞMEN BAHAR MEVSİMİNİ YAŞIYORUZ’

Kış kuraklığı ve suyun doğru kullanımı hakkında konuşan Dr. Yusuf Demir, “Dünyada ve ülkemizde etkili olan küresel iklim ve buna bağlı olarak da yaşamış olduğumuz yağış rejimindeki değişiklikler, ülkemizi olumsuzluklar ile etkilemeye devam ediyor. Maalesef son aylarda ciddi anlamda belli bölgelerde kuraklıklar yaşıyoruz. Kış aylarında olmamıza rağmen sanki yaz mevsimini, bahar mevsimini yaşıyoruz. Bu da pek çok bölgedeki tarımsal üretimi ciddi anlamda tehdit ediyor. Önümüzdeki günlerde nispeten de olsa yağış beklentilerimiz var. Ama bu beklentiler, bizim istediğimiz ölçüde yağmuru bırakacak mı onu hep beraber göreceğiz. Ancak bu sene yaşadığımız kış kuraklığı bu şekilde devam ederse, yağış rejimindeki değişim bu şekilde devam ederse, ilkbahar aylarında da ciddi anlamda su sıkıntısıyla karşı karşıya kalabiliriz. Yaz mevsiminde, tarımsal üretimde sulamayla ilgili ciddi sıkıntılar yaşayabiliriz. Onun için suyu doğru kullanmak, suyu doğru yönetmek ve suyu ihtiyaç olduğu dönemde koruyabilmek anlamında çeşitli tedbirler almalıyız. Bu noktada zaman zaman ifade ettiğimiz gibi yerel yönetimlerimize ve çiftçilerimize çok önemli sorumluluklar düşüyor” dedi.

‘BİR DAMLA SUYUN BİR CAN OLDUĞUNU UNUTMAYALIM’

Prof. Dr. Demir şunları söyledi:

“Bizler son dönemlerde tarımsal üretim açısından baktığımızda yaz aylarında bitkilerdeki ihtiyaç duyulan sulama suyunu karşılamak amacıyla yağmur suyu hasadı konusu üzerinde duruyoruz. Tabii mevcut su kaynaklarımızı korumanın yanında yağmurun yağdığı dönemlerdeki yağmur sularını belli noktalarda toplayarak, bunları yaz aylarında sıkıntı yaşadığımız dönemlerde kullanacak şekilde devreye sokmamız gerekmektedir. Bu konuda hem yerel yönetimlerde hem çiftçi birliklerine hem de çiftçilerimize çok büyük sorumluluk düşmektedir. Aslında yerel yönetimlerin yavaş yavaş yağmur sularını yer altı depolarında veya küçük göletlerde depolama noktasında tedbirler alması, bu konuda projeler üretmesi gerekmektedir. Dolayısıyla yağmur suyu hasadı noktasında bizim artık çiftçilerimize eğitici çalışmalar yapmamız ve çiftçilerimizin tarımsal üretimde bu konuda ihtiyaç duydukları an, su eksikliğini giderebilecek çözümleri buradan giderme noktasına yardımcı olmamız gerekmektedir. Bu vesileyle önümüzdeki süreçte elbette ilkbahar yağışları önemli ama şu ana kadar maalesef yaz aylarında su sıkıntısını yaşayacağımızı gösteriyor. O nedenle bütün halkımıza da şunu ifade etmek istiyorum. Suyumuzu ne olur tasarruflu kullanalım. Suyumuzu geleceğe taşıyalım, doğru kullanalım. Bir damla suyun bir can olduğunu unutmayalım. Çünkü yaz aylarında buna çok ihtiyaç duyacağız.”

Related Posts

Bakan Uraloğlu açıkladı: Türk Telekom’un imtiyaz sözleşmesi 25 yıl uzatılıyor

Bakan Uraloğlu açıkladı: Türk Telekom’un imtiyaz sözleşmesi 25 yıl uzatılıyor

Merkez Bankası döviz rezervleri son üç ayın en yüksek seviyesine ulaştı

Merkez Bankası döviz rezervleri son üç ayın en yüksek seviyesine ulaştı ve geçen haftaya göre yaklaşık 9 milyar dolar artış gösterdi. Toplam rezervlerde ise artış yaklaşık 10 milyon dolara ulaştı.

Merkez Bankası rezervleri 79 milyar 786 milyon dolar oldu

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) döviz rezervleri 4 temmuz ile biten haftada 79 milyar 786 milyon dolar oldu.

ING araştırdı, birikimi nereye koyduklarını buldu!

2011 yılından bu yana “Türkiye Tasarruf Eğilimleri Araştırması”nı yapan ING Türkiye yeni bir araştırmayı tamamladı. Araştırma ile finansal sağlığa katkı sunmayı hedefleyen İNG, NielsenIQ iş birliğiyle yenilediği araştırmanın 2025 yılı birinci çeyrek …

Mazot zammına tepki gösteren çiftçi: “Kendileri lüks içinde yaşıyor, vatandaş da işte böyle eziliyor”

Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde, mazota gelen 1 lira 15 kuruş zamma vatandaşlar tepki gösterdi. Çiftçilik yapan bir vatandaş, “Çiftçi bitti, köylü bitti, esnaf, herkes bitti. Mazot ucuz olmazsa hayat düzelmez ki. Her şey mazottan geliyor iğne ipliğe her şeye zam. Kendileri lüks içinde yaşıyor, vatandaş da işte böyle eziliyor” diye konuştu.

Tüketiciyi yanıltan tanıtımlar için 141 milyon lira ceza!

Ticaret Bakanlığı bünyesindeki Reklam Kurulu, bu yılın ilk 6 ayında, tanıtımlardaki aldatıcılık, bilgi eksikliğinin istismar edilmesi, ekonomik çıkarların etkilenmesi gibi kusurlar nedeniyle 141 milyon 123 bin 32 lira idari para cezası uyguladı.