Uzmanından ebeveynlere kritik uyarı: Hayati tehlike yaratabilir!

Astım Hakkında Önemli Bilgiler

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu ve Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu, astımın güncel durumu ve tedavisi hakkında önemli bilgiler paylaştı.

‘Astımın Temel Özelliği: Aşırı Duyarlılık’

Astım hastalığının solunum yollarının aşırı duyarlılık göstermesiyle ortaya çıktığını vurgulayan Prof. Dr. Akkoyunlu, normal bireylerde çevresel etkenlere karşı vücudun savunma mekanizması geliştiğini ancak astım hastalarında bu mekanizmanın abartılı şekilde çalıştığını belirtti. Bu durumun hava yollarında daralma, öksürük ve nefes darlığı gibi belirtilerle kendini gösterdiğini ve ilerleyen dönemlerde kalıcı hasarlara yol açabileceğini ifade etti.

‘Gelişen Tedavi Yöntemleri’

Prof. Dr. Akkoyunlu, geçmişte astım hastalığının kontrol altına alınamaması durumunda ölümcül sonuçlarla karşılaşılabileceğini ancak günümüzde tıp teknolojisinin ilerlemesi ve modern tedavi yaklaşımlarının bu tür sonuçları neredeyse ortadan kaldırdığını söyledi. Tanının erken konulması, tedaviye başlanması ve düzenli takip ile hastaların normal bir yaşam sürdürebileceğini vurguladı.

‘Doğa Yürüyüşlerinde Dikkat Edilmesi Gerekenler’

Astım hastalarının orman ve doğa yürüyüşleri gibi etkinliklere dikkat etmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Akkoyunlu, bazı hastalarda çiçek tozlarına karşı duyarlılık gelişebileceğini ve polen yoğunluğu düşük ortamlarda bulunmalarını tavsiye ettiğini dile getirdi.

‘Astım, Çocuklarda Sık Görülen Kronik Hastalık’

Astımın çocukluk çağında sıkça karşılaşılan bir solunum yolu hastalığı olduğunu belirten Prof. Dr. Nacaroğlu, hastalığın artan sıklığının çevresel faktörler, kimyasal maddeler ve besin içeriklerindeki değişikliklerden kaynaklandığını ve genetik yatkınlığın da önemli bir etken olduğunu ifade etti.

‘Sigara Dumanının Etkisi’

Sigara dumanının çocuklarda astım gelişiminde önemli bir rol oynadığına dikkat çeken Prof. Dr. Nacaroğlu, pasif içiciliğin çocuklar için büyük bir risk oluşturduğunu ve alerjik hastalığı olan çocukların bulunduğu ortamlarda sigara içilmemesi gerektiğini belirtti.

‘İlaç Kullanımının Önemi’

İlaçların doğru kullanımının tedavide büyük önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Nacaroğlu, astım tedavisinde kullanılan ilaçların solunum yoluyla alındığını ve doğru cihazlarla ve teknikle kullanılması gerektiğini söyledi. Özellikle çocuklarda ilaç kullanımının hekim kontrolünde düzenli olarak yapılmasının hastalığın ilerlemesini ve kalıcı hasar oluşumunu engellediğini belirtti.

Related Posts

Yaz aylarında duşta yapılan ölümcül hata!

Yaz aylarında artan sıcaklıklar nedeniyle pek çok kişi serinlemenin yollarını ararken, çareyi soğuk suyla duş almakta buluyor. Ancak uzmanlara göre bu yaygın alışkanlık düşündüğümüz kadar masum değil ve bazı sağlık riskleri barındırıyor.

Sağlığınız tehlikede olabilir: Klima kullanırken bunlara dikkat!

Uzmanlar, sıcak havalarda konforlu olabilmek ve verimli çalışabilmek için kullanılan klimaların aynı zamanda insan sağlığı açısından ciddi sorunlara da yol açabildiğini belirtti.

Yeni bir kan grubu keşfedildi: Gwada Negatif

Yeni bir kan grubu keşfedildi: Gwada Negatif

Sosyal yaşamı zorlaştırıyor! Botoks, hem teri hem de kokuyu önlüyor

Kimi insanlar sıcak yaz günlerinde bile kuru kalabilirken, kimileri ise en serin ortamlarda dahi avuç içlerinden ter damlayacak kadar zorlanıyor. Aşırı terlemenin günümüzde çözümsüz bir sorun olmadığını söyleyen Medikal Estetik Uzmanı Dr. Atakan Bör, botoksun, ter bezlerinin aşırı sinyallerle uyarılmasını önleyerek terlemeyi durdurabildiğine dikkat çekiyor.

Beyin sisi, alzheimer değildir!

Kelimeleri bulamıyor, dalıp gidiyor, ne okuyorsan aklında tutamıyorsan bu bir hastalık olmayabilir ama ihmal de edilmemeli. Beyin sisi tıpkı Alzheimer ya da bunama gibi hissettirse de geçici ve geri çevrilebilir olabilir. Sorun, zamanında fark edilmemesidir.

40 yaşında yaptığınız bu 4 şey 60 yaşında bunamaya yol açıyor!

Bilim insanları, 40–50 yaş arasında sıklıkla ihmal edilen kronik uyku eksikliği, sosyal izolasyon, kontrolsüz stres ve hareketsizliğin, 60 yaş ve sonrasında demans da dahil olmak üzere nörodejeneratif hastalık riskini önemli ölçüde artırdığını ortaya koydu.