Bağırsak florasını destekleyen ve tehdit eden besinler nelerdir?

Bağırsak Sağlığı ve Beslenme İlişkisi Üzerine Uzman Görüşleri!

Son yapılan araştırmalar, bağırsak sağlığının vücut için ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor. Ayrıca, bağırsak sağlığının beyin sağlığıyla yakından ilişkili olduğu da bilim insanları tarafından sıkça vurgulanıyor. Hürriyet gazetesinden yazar Şenol Kalyoncu, bağırsak floramızı korumak ve geliştirmek için hangi besinleri tüketmemiz gerektiğini ve hangi besinlerden uzak durmamız gerektiğini araştırdı. Bu konuda Gazi Üniversitesi’nden İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Tarkan Karakan‘ın görüşlerine başvurdu.

Prof. Dr. Karakan, bağırsak florasını destekleyen ve tehdit eden besinleri şu şekilde sıralıyor:

Bağırsak florasını pozitif etkileyen besinler:

  • Yüksek lifli yiyecekler
  • Probiyotik kaynaklar
  • Prebiyotik kaynaklar
  • Fermente gıdalar
  • Omega-3 yağ asitleri

Bağırsak florasını olumsuz etkileyen besinler:

  • Rafine şekerler ve yüksek şeker içeren gıdalar
  • Yüksek yağlı ve işlenmiş gıdalar
  • Düşük lifli yiyecekler
  • Aşırı alkol ve kafein
  • Yüksek miktarda katkı maddeleri içeren gıdalar

(Hürriyet)


Komşular rahatsız olacak derken, opera yarışmasında birinci oldu; Güneş Uluçay Türkiye’de opera sanatçısı olmayı anlattı


 

Related Posts

Yaz aylarında duşta yapılan ölümcül hata!

Yaz aylarında artan sıcaklıklar nedeniyle pek çok kişi serinlemenin yollarını ararken, çareyi soğuk suyla duş almakta buluyor. Ancak uzmanlara göre bu yaygın alışkanlık düşündüğümüz kadar masum değil ve bazı sağlık riskleri barındırıyor.

Sağlığınız tehlikede olabilir: Klima kullanırken bunlara dikkat!

Uzmanlar, sıcak havalarda konforlu olabilmek ve verimli çalışabilmek için kullanılan klimaların aynı zamanda insan sağlığı açısından ciddi sorunlara da yol açabildiğini belirtti.

Yeni bir kan grubu keşfedildi: Gwada Negatif

Yeni bir kan grubu keşfedildi: Gwada Negatif

Sosyal yaşamı zorlaştırıyor! Botoks, hem teri hem de kokuyu önlüyor

Kimi insanlar sıcak yaz günlerinde bile kuru kalabilirken, kimileri ise en serin ortamlarda dahi avuç içlerinden ter damlayacak kadar zorlanıyor. Aşırı terlemenin günümüzde çözümsüz bir sorun olmadığını söyleyen Medikal Estetik Uzmanı Dr. Atakan Bör, botoksun, ter bezlerinin aşırı sinyallerle uyarılmasını önleyerek terlemeyi durdurabildiğine dikkat çekiyor.

Beyin sisi, alzheimer değildir!

Kelimeleri bulamıyor, dalıp gidiyor, ne okuyorsan aklında tutamıyorsan bu bir hastalık olmayabilir ama ihmal de edilmemeli. Beyin sisi tıpkı Alzheimer ya da bunama gibi hissettirse de geçici ve geri çevrilebilir olabilir. Sorun, zamanında fark edilmemesidir.

40 yaşında yaptığınız bu 4 şey 60 yaşında bunamaya yol açıyor!

Bilim insanları, 40–50 yaş arasında sıklıkla ihmal edilen kronik uyku eksikliği, sosyal izolasyon, kontrolsüz stres ve hareketsizliğin, 60 yaş ve sonrasında demans da dahil olmak üzere nörodejeneratif hastalık riskini önemli ölçüde artırdığını ortaya koydu.